İslamiyetten önce hiçbir değeri olmayan, hor görülen, bazen diri diri gömülen kız çocukları, islam ile şereflenip değer kazanmıştır. Bilhassa Hz. Peygamber (s.a.v) kız çocuklarını daima başına tâc etmiş ve onlarda övünmüş, onlara değer vermiştir. Kız çocuklarını değersiz görenlere tepkisini daima belli etmiştir. Peki Hz. Peygamberin kız çocuklarına verdiği önemi anlatan kıssalar ve Hadis’ler hangileri? Hepsi bu içerikte…
Hz. Peygamber (SAV), Kur’an-ı Kerim’deki ayetler doğrultusunda, gönderildiği toplumda kız erkek ayrımını kesinlikle yasaklayarak, bu konuda insanlar arasında ‘erkek çocuğunu üstün tutma’ geleneğini ortadan kaldırmaya gayret etmişti.
Cahiliye devrinde kız çocuğu adeta bir utanç kaynağı gibi görülürken, kız çocukları diri diri toğrağa gömülürken, Hz. Peygamber’in gelmesiyle bu durum son buldu. Hz. Peygamber (SAV) yaptığı anlaşmalarda bile, kız çocuklarına dokunulmamasını şart koşuyordu.
Cahiliye dönemindeki kız çocuklarının diri diri gömüldüğü bir zamanda peygamber olarak görevlendirilen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV), hiçbir şekilde cinsiyet ayırımı yapılmaması gerektiğini, gerek davranışlarıyla gerek de sözleriyle vurgulamıştır.
Hz. Peygamber’in kız çocuk sevgisi
Kız çocuklarını hor görmenin yanlış bir tutum olduğunu belirten Peygamber Efendimiz’in (SAV), evlatları arasında ayrımcılık yapan kimselerden Allah c.c’un razı olmadığını belirttiği öne sürülmektedir.
Cahiliye dönemindeki insanların at gözlüğüyle bakan bu bakış açılarını yok etmek isteyen Peygamberimiz (SAV), omuzunda kız torunu olmasına rağmen namazını bozmamış ve bu davranışıyla adeta şu mesajı vermiştir:
“Sizin kız diye horladığınız bu seçkin varlığı, ben omzumda taşıyıp baş tacı ediyorum.”
Akabe Biatı olarak bilinen sözleşmeye göre Hz. Peygamber (SAV), onlardan şirk koşmayacakları, zina etmeyecekleri, iftirada bulunmayacakları ve çocuklarını öldürmeyeceklerine dair söz aldı.
Hz. Peygamber’in (SAV) kendisine gelip biat etmek isteyenlerin biatını kabul etme şartlarından birinin, kız çocuklarını öldürme âdetlerini terk etmeleri olduğu ayetle de sabittir. Yüce Allah bu hususta; “Ey Peygamber! İnanmış kadınlar Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek…şartıyla sana biat etmek üzere geldiklerinde onların biatlerini kabul et.” buyurur.
Hz. Peygamber (SAV), her fırsatta ashabına kendi kız çocuklarına yahut kimsesiz kız çocuklarına bakmalarını, onları erkek çocuklardan ayırmamalarını tavsiye etmiştir. Bir sahabe kendi kızını veya başka birinin kızına iyilik yapmış ise Allah’ın elçisi, o sahabeye iltifatta bulunmuş ve onu cennetle müjdelemiştir.
Cahiliye dönemindeki ‘soyu erkek evlat sürdürür’ anlayışının aksine dört kız babası olan Hz. Peygamber’in soyu kızları ile devam etmiştir.
Hz. Peygamber’in kızlarından Hz. Fatıma, babasının odasına girdiğinde Hz. Peygamber’in onu ayakta karşıladığı, selamını alıp onu öptüğü ve yerine oturttuğu, babası da Fâtıma’yı ziyaret ettiğinde Fâtıma’nın aynı davranışı sergilediği nakledilmiştir.
Peygamber (SAV), kızlarına gösterdiği sevgiyi kız torunlarına da gösterirdi. Hz. Zeynep, Medine’ye taşınınca Ümame isimli kızı ile birlikte Hz. Peygamber’in (SAV) evine yerleşti. Hz. Peygamber (SAV), kızı ve küçük yaştaki torunu Ümame’nin Medine’ye göç etmelerine çok sevindi ve onlarla zaman geçirmeye başladı. Torunu Ümame ile birlikte toplumun içine çıkar, mescide gider ve namaz kılardı.
Bir rivayete göre Hz. Peygamber (SAV), Ümame kucağında olduğu halde ashabına namaz bile kıldırdı. Secdeye varırken Ümame’yi yere bıraktığı, kıyama kalkınca onu tekrar kucağına alarak namaza devam ettiği rivayet edilir. Yani Hz. Peygamber (SAV), namaz gibi önemli bir ibadet esnasında, bir kız çocuğunu kucağında taşıyarak toplumun bu konudaki algısını müspet yönde değiştirmek ister.
Hz. Peygamber (s.a.v)’in kız çocukları üzerine olan Hadis-i Şerif’leri
“Kimin bir kız çocuğu dünyaya gelir de onu toprağa gömmeden, horlamadan ve üzerine erkek çocuğunu tercih etmeden yetiştirecek olursa Allah Teâlâ o kimseyi cennetine koyacaktır.”
“Kim kız çocuklarını büyütür ve onlara iyi davranırsa, o çocuklar kendisi için cehennem ateşine kalkan olur.”
“Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yanyana bulunacağız” buyurdu ve parmaklarını bitiştirdi. (Müslim)
“Kim üç tane kız çocuğu yetiştirir, güzel terbiye eder, evlendirir ve onlara iyilikte bulunursa, o kişi için cennet vardır.”
“Kızlarınızı altın ve gümüş ile süsleyin! Elbiseleri güzel olsun! İtibar kazanmaları için en güzel hediyelerle ihsanda bulunun !” (Hakim)
Erkek çocuk nimet, kız çocuk ise hasenedir; yüce Allah nimetin hesabını sorar, haseneye ise mükâfat verir. (İmam Cafer-i Sadık (a.s)
“Allah’tan korkunuz; çocuklarınız arasında adaletli davranınız.”